Sormuşlar bir âlime: HAYAT ne? diye
Demiş âlim; iki yönlü bir yol
devam eder bilinmeze.
Sen görmemezlikten gelsen de
vardır bir yoldaş her köşesinde.. Bazen çıkarsın zorlukla dar bir yokuştan
bazen de aşarsın dertleri
sanki uçuyormuş gibi inerek buradan.
Peki SEVGİ nedir? Demiş biri
Kalbine sığmayacak kadar geniş
Dedikodusunu ...yapamayacağın kadar temiz
kokusunu alamayacağın kadar uzak
hayal edemeyeceğin kadar yakın...
Ya KORKU nedir? Diye atılmış diğeri
Bir yağmur damlasındaki barut kokusu.
Belki de saklanılan bir hayal yontusu
ya bir miniğin haykırırışı
ya da yüreği yaralı bir kuşun feryadı....
Peki ya UMUT nerededir? Diye atılmış bir umut avcısı.
Bilinmezde değildir bilirim demiş yerini kaygılı ve tasalı.
Aradın boşuna heryeri ama unuttun en kolay yeri besbelli
bunu derken işaret etti insanın en derinden yaralanan yerini...
Peki DOST kimdir? Diye sormuş biri.
Demiş; paylaştın mı sevgini korkunu ümidini ve yenilgini
verdin mi desteğini sordun mu halini
yolladın mı yüreğini ağladın mı onun gibi.
Hissettin mi DOSTLUĞU? Demiş diğeri.
Âlim demiş:
Karşılığı olmadan verilir mi hiç yürekteki sevgi?
Dostluk dediğin; tek bir ruhun iki ayrı bedende dirilmesi...
Ne hesabını veremeyeceğim bir günüm oldu,
Ne de vicdanımı lekeleyen bir geçmişim.
Ne hissettiysem onu söyledim, onu yaşadım.
Yaşadığım bir tek andan bile pişmanlık duymadım.
Karşıma bazen gerçek yüzler,bazen sahteler çıktı,
Yine de ben sadece hislerimle yaşadım.
"Ve asla sevmediğim birine 'seni seviyorum' demedim".
Pozitif olmak; düşüncelerimize hakim olmak, onları kontrol altına alabilmektir. Buna nefis terbiyesi de denir.
Bizi bütünden ayıran, endişe, korku, umutsuzluk, öfke, kin, nefret gibi negatif duyguları ve düşünceleri olabildiğince azaltıp, sevgi, umut, sabır, metanet, herkese ve herşeye yaşam hakkını vererek esnek, akı...cı, hoşgörülü olmaya çalışmak; bencillikten uzak, verici, sorumluluklarını bilen bir varlık haline dönüşmek ve pozitif duygu ve düşüncelerin artmasını gerçekten istemek uygulama açısından çok önemlidir.
Yoğun negatif düşünce kirliliği baskısı olan bir toplumda bu duruşu sergileyebilmek zor olsa da, her geçen gün kendi üzerimizde, zihnimizde disiplinle bunu uygulayarak örnek olabilmektir, pozitiflik… Sergileyeceğiniz bu duruş, yaratacağınız pozitif alan ve enerji dalga dalga yayılacaktır ve size geri dönecektir. Üreteceğiniz en ufak pozitif düşünce formu, pozitif bir alan ve enerji yaratarak evrendeki negatif formda oluşturulmuş alanı temizleyecektir .
Pozitif düşünce güne umutla, sevgiyle başlamak, sıcak bir tebessümle insanlara gülümsemek şeklinde de olabilir, aslında tüm bu basit gibi görünen (unuttuğumuz) uygulamaların ardında çok büyük sabırlarla elde edilen deneyimlerin özü, geçirilen ıstıraplar, insana sevgiyle dokunabilme, ona değebilme, onu anlayabilme uygulamaları vardır, bunlar öyle çok kolay kazanımlar, hemen oluveren şeyler değildir.
İşte bu pozitifliği kazanabilmenin ardında çaba, alın teri, sivri tarafları törpüleyebilme, gözyaşı, yorgunluk vardır fakat hepsi de cok çok değerlidir ve insanı evrensel değerlere yakın kılar, daha doğrusu uygular kılar ve pozitif düşünen, pozitif eyleyen, pozitif yaşayan, kendine ve başkalarına yararlı bireyler olmalarına neden olur…
Hayat size hangi koşulları sunarsa sunsun üstesinden gelecek güce sahipsiniz.İçsel gücünüze güvenin. Böylece sınırsız olanaklara sahip olduğunuzu kolayca idrak edersiniz.
Bu olanakları görebilecek bilinciniz her gün gelişir. Her gün farkındalığınız artar. Kendini tanıma yolculuğundan haz aldıkça içinizdeki potansiyel ortaya çıkar....
Bilinçli riskler alıp cesurca adımlar attıkça yaşamın her anından doyum almaya başlarsınız. Bu da sizin bilgeliğinizi artırır.
Sevginin gücünü kullandıkça çoğalırsınız.
Verdiğiniz şeyin sizde bol miktarda olduğunu bilin. Kaynak sizin içinizde. Verdikleriniz tıpkı ekilen tohumlar gibi çoğalarak, yeşererek, çiçeklenerek size döner. Bu yüzden, içten verin, gönülden verin.
Bugüne cesur biri olarak güvenle başlayın.
Hayatın bugün size sunacaklarıyla bir çocuğun merak
ve coşkusuyla ilgilenin.
Bugün , geri kalan hayatınızın ilk günü. Geçen her bir anın asla geri gelmediğini yüreğinizin derinliklerinde hissedin ve bugünden itibaren her anı cesaretle değerlendirin.
Moral kıymetler; sevgi, merhamet, şevkat, yalan söylememek, insanlara karşı dürüst davranmak, kendine karşı samimi olmak, fedakarlık ve vericilik gibi üstün davranışlardır.
Bilgiyi aramak, bilgi peşinde koşmak, bilgiyi dağıtmak, ruh varlıklarının madde ile olan ilişkilerinde düşüş ve kalkışlarında onlara yardımcı olmak......,
kendinde var olanı biriktirerek tekrar vermek yüksek moral kıymetlerdir. Bunların tekamülümüzdeki yeri çok büyüktür...'
olmasını istemeyen bir tek insan çıkacağını sanmam. O halde, bunu gerçekleştirmek için ilk çabayı bizim göstermemiz gerekir. Arzu ettiğimiz sevgiyi bize başkalarının sağlamasını beklemektense, kendimiz bir sevgi kaynağı olmalıyız. Başkalarına örnek olmak istiyorsak, ö...nce biz kendi içimizdeki sevgi ve şefkati harekete geçirmek zorundayız.
Derler ki: "İki nokta arasındaki en kısa mesafe, niyettir." Sevgi dolu bir yaşama kavuşmak için bu deyiş son derece doğrudur. Sevgi dolu bir yaşamın başlangıç noktası, ya da, temeli önce bir sevgi kaynağı olma arzusu ve kararlılığıdır. Takındığımız tavır, yaptığımız seçimler ve iyiliklerle, önce sevgi elini uzatma istekliliği bizi bu hedefe taşıyacaktır.
Eğer bir daha kendi yaşamınızdaki veya dünyadaki sevgi eksikliği sizi üzecek olursa, şöyle bir deney yapın. Birkaç dakikalığına dünyayı ve başka insanları aklınızdan çıkarın ve sadece kendi yüreğinize bakın. Daha büyük bir sevgi kaynağı halirıe gelebilir misiniz? Kendinize ve başkalarına yönelik sevgi dolu düşünceler üretebilir misiniz? Sonra bu sevgi dolu düşünceleri dış dünyanıza açabilir, hatta sizce bu sevgiyi hak etmeyenlere bile iletebilir misiniz?
Yüreğinizi daha büyük bir sevgi barındıracak kadar açarsanız ve önceliğiniz sevgi toplamak değil de, kendinizi sevgi kaynağı yapmak olursa, arzu ettiğiniz sevgiyi alma yolunda büyük bir adım atmış olursunuz. Ayrıca, gerçekten çok önemli bir şey fark edeceksiniz: Ne kadar çok sevgi gösterirseniz, o kadar çok sevgi görürsünüz. Sevecen bir insan olmak sizin elinizdeyken, sevilen bir insan olmak sizin kontrolünüzde değildir. O halde, sevgi göstermeye ağırlık verirseniz, yaşamınızın fazlasıyla sevgi dolduğunu göreceksiniz. Çok geçmeden de dünyanın en büyük sırlarından birini keşfedersiniz: Sevginin ödülü kendisidir.
Onu aramakla vakit kaybederiz çoğunlukla. Mutluluk, yaşadığımız andadır. Yani senin kafanda mutlu olmak, sana bağlı. Bir fakiri zengin, mutsuzu mutlu, hastayı sağlıklı yapan düşünce gücüdür. Mutluluk,ne zaman gerçekten istersen o zaman gelir.Sağlıklı düşünce ve duygular bedene sağlık olarak yansır. İn...sanlar mutlu olur. Her gününüzü hayatınızın son günüymüş gibi yaşayarak her anınızı en güzel şekilde değerlendirebilirsiniz.Böyle davranarak işlerinizi yarına ertelememek,zamanınızı israf etmemek ve geçmişte yaşamamak anlamına gelir.Dünün güneşiyle bu günün çamaşırlarını kurutmayın.Yarına güvenip de çamaşırlarınızı ıslak bırakmayın. Mutlulukta mutsuzluk da tamamen bizim seçimimizdir. Çünkü neye inanırsak onu yaşarız.
Mutlu olmak için sözlerin, kelimelerin gücünü kullanalım.Suyun bilgiyi depoladığını fark edip bunu Suyun Gizli Mesajı kitabında yayınlayan Masaru Emato, suyu dondurup buz kristallerini fotoğraflamış. Suya Mozartın Kırkıncı Senfonisi’ni dinletip fotoğrafladığında harika bir kristal oluşturduğunu görmüş. Heavy Metal müzik dinletip fotoğrafını çektiğinde suyun kristalinin bozulduğunu görmüş.Daha sonra yazar, kelimeleri kullanmış. Teşekkürler kelimesine su harika bir kristalle cevap verirken, aptal
kelimesine aynı heavy metal müzikte olduğu gibi bozuk bir kristalle cevap vermiş. Bedenimizin yüzde sekseninin su olduğunu hatırlatmaya gerek var mı?
Ben mutluluğu hayatı ertelemiyorum. İnsan birinci dereceden yakını, sevdiği birini kaybetmeyince Azrail hiç uğramayacak gibi düşünüyor. Yaşam çok değerli ve ne zaman biteceği belli değil. O zaman geçmişte veya gelecekte yaşamak niye? İşe önce kendimizi olduğumuz gibi severek ve güne gülerek başlayalım.Çünkü duygular virüs gibidir bulaşır. Haydi gülelim.Sağlıklı beslenip spor yapalım,mutluluğa koşalım!Çünkü mutluluk gerçekten birkaç adım ileride Kimbilir. Sevgiyle mutlu kalın......
Bu gün mutluluğu seçiyorum.
Bu gün huzuru seçiyorum.